Tıpkı Türkçede olduğu gibi İngilizcede de günlük konuşma kalıpları mevcuttur. Bu cümleler adı üstünde kalıplaşmıştır ve sıklıkla kullanılmaktadır. Siz de İngilizce konuşma kalıpları öğrenerek gündelik hayatınızda daha akıcı konuşabilirsiniz.
Peki, günlük konuşma nedir? Başka konuşma çeşitleri var mıdır? Evet, vardır. Mesela iş yerlerde konuşulan dil başkadır. Burada kastettiğimiz tamamen yeni bir dil değil, terimlerdir. Bu terimler de her iş alanına göre farklılık göstermektedir. Tıp dili başkadır, mühendis dili bambaşka. Bunlara ek olarak mimarlık alanında ya da inşaat alanında kullanılan terimler de başkadır. Bu alanlarda kullanılan kalıplaşmış cümleler günlük hayatımızda yer almaz. Şöyle düşünün, hastaneye gittiğinizde doktorlar bazen kendi aralarında hastalığı konuşurlar ve biz anlamayız. Çünkü hastalığın Latince ismini telaffuz ederler. İşte bu da aslında bir mesleğin dilidir.
Günlük yaşantımızda ise oldukça basit cümleler kurarız. Nedir bu basit cümleler? Tanıştığıma memnun oldum, karnım zil çalıyor, çak bir beşlik ya da sana katılıyorum… Tüm bunların karşılığı İngilizcede de mevcut. Gelin, İngilizce konuşma kalıpları nelermiş görelim.
1. What’s Up?
Konuya en başından girelim. Biriyle tanıştığımızda önce adını sorarız sonra da o gün kendini nasıl hissettiğini. Fakat bunu yaparken ‘Bugün kendini nasıl hissediyorsun?’ diye uzun uzadıya sormak yerine ‘naber?’ deriz. İngilizcede de durum böyledir. Birine nasıl olduğunu kısaca what’s up diyerek sorabiliriz. Bu Türkçede ‘naber’ anlamına gelmektedir.
2. Nice to Meet You
Biriyle tanıştınız. Siz adınızı söylediniz, karşınızdaki adını söyledi. Bu tanışma sonrasında ‘tanıştığıma memnun oldum.’ Deriz. İngilizcede de bu ifadeyi karşılayan bir kalıp vardır. O da nice to meet you kalıbıdır.
3. Let Me Introduce Myself
İngilizce konuşma kalıpları konusunda yazımıza tanışmalarla devam ediyoruz. Örneğin hiç tanımadığınız kişilere sunum yapacaksınız. Sunumunuza başlamadan önce kendinizi tanıtmanız gerekiyor. İşte bu durumda ‘let me introduce myself’ cümlesini kullanabilirsiniz. Türkçe karşılığı, ‘size kendimi tanıtayım’ olarak geçmektedir.
4. See You Later
Biriyle görüşmenizin sonuna geldiniz. Bu gerek telefon gerekse birebir görüşme olabilir. Ayrılma zamanı geldiğinde ‘sonra görüşürüz’ demek için ‘see you later’ ifadesini kullanabilirsiniz.
5. Take Care
Yine görüşmenin son kısmından bahsedeceğiz. Arkadaşınızla ya da herhangi biriyle görüşmeniz sonlandığında ona ‘kendine iyi bak’ dersiniz. Bunu İngilizcede ‘take care’ olarak kullanabilirsiniz. Bu konuşma kalıbının uzun hali ‘take care of yourself’ olmaktadır. Fakat uzun uzadıya cümle kurmak yerine kısaltma tercih edilmektedir.
6. In My Opinion
Bir konu hakkında sohbet ediyorsunuz. Herkes konu hakkında fikrini söylerken siz de fikrinizi söylemek istiyorsunuz. Bu durumda ‘benim fikrim, bence’ demek için ‘in my opinion’ kalıbını kullanırsınız.
7. I Have No Idea
Sohbet edilen bir ortamda konu hakkında bir bilginiz yoksa ‘bu konu hakkında bilgim yok.’ Dersiniz. İngilizcede de bu durum için ‘I have no idea’ denmektedir. ‘Fikrim yok’ anlamını taşımaktadır. Aynı zamanda, biri size bir şey sorduğunda da aynı cevabı verebilirsiniz. Örneğin, ‘Ali nerede?’ soruna ‘bilmiyorum’ demek yerine ‘I have no idea’ dersiniz. İngilizce konuşma kalıpları kapsamında sıklıkla kullanılanlardan biridir.
8. I Don’t Know
Yukarıda bahsetmiş olduğumuz kalıbın neredeyse aynı anlama gelecek versiyonu bulunmaktadır. ‘Bilmiyorum’ demenin İngilizcesi ‘I don’t know’ olmaktadır.
9. What Do You Think?
Fikir sormaktan devam edelim. Birisi size herhangi bir konuda fikrinizi sormak istedi. Bunu nasıl sorar? ‘Bu konu hakkında ne düşünüyorsun?’ diye sorar değil mi? İngilizcede de durum böyledir. ‘What do you think?’ Türkçeye ‘ne düşünüyorsun?’ diye çevrilmektedir. Hatta, bu konu hakkında ne düşünüyorsun diye soralım soruyu. ‘What do you think about this topic?’ bu durumu karşılayacaktır.
10. What Do You Want?
İngilizce konuşma kalıpları kapsamında diğer bir kalıbımız da ‘what do you want?’ olmaktadır. Bu kalıp cümlenin tam olarak Türkçe karşılığı ‘Ne istiyorsun?’ olarak çevrilmektedir.
11. What Are You Doing?
Soru cümleleri de artık kalıplaşmıştır. Birinin ne yaptığını öğrenmek için ‘what are you doing?’ deriz. Bu kalıp cümlenin karşılığı ‘ne yapıyorsun?’ olmaktadır.
12. What Did You Say?
Birisiyle konuşuyorsunuz ve ortam çok gürültülü. Bunun haricinde ortam gürültülü olmayıp karşınızdakini duyamamış da olabilirsiniz. Eğer birinin ne dediğini duymadıysanız ona ‘what did you say?’ diyebilirsiniz. Bu şekilde ‘ne dedin?’ demiş olacaksınız.
13. Can You Repeat Again?
‘What did you say?’ kalıbına ek olarak ‘can you repeat again?’ ekleyebilirsiniz. Bu cümlenin karşılığı ‘tekrar eder misin?’ olmaktadır. Bu şekilde karşınızdakine, ‘ne dedin, tekrar eder misin?’ diye uzun bir cümle kurabilirsiniz.
14. Its Sounds Good
Arkadaşınızla oturup sohbet ettiğinizi hayal edin. Size kendi planlarından bahsetti ve siz de beğendiniz. Bu durumda ‘its sounds good’ diyebilirsiniz. Buna ek olarak, akşam yemeği için erkek arkadaşınız sizi sevdiğiniz bir yere götüreceğini söyledi. Burada da ‘its sounds good’ diyebilirsiniz. Türkçe karşılığı ‘kulağa hoş geliyor, iyi fikir’ anlamına gelmektedir. Sıklıkla kullanılan İngilizce konuşma kalıpları arasındadır.
15. It’s Up to You
‘Sana kalmış, nasıl istersen’ olarak dilimize çevrilmektedir. Bu kalıp cümleyi karşınızdaki bir fikir sunduğunda ve sizin için durum fark etmediğinde kullanabilirsiniz.
16. Give Me Five
Bizim de Türkçede sıklıkla kullandığımız ‘ver bir beşlik, çak bir beşlik’ anlamındadır.
17. It Is Better Than Nothing
‘Hiç yoktan iyidir’ anlamını taşımaktadır.
18. Enjoy Yourself
‘İyi eğlenceler’ anlamına gelmektedir. İngilizce konuşma kalıpları kapsamında bilmeniz gereken bir cümledir.
19. Calm Down!
Sinirli olan birine bu kalıbı söyleyebilirsiniz. Sakin ol demek için ‘calm down’ demeniz yeterlidir.
20. What Happened?
Türkçeye ‘ne oldu’ olarak çevrilmektedir.
Diğer İngilizce konuşma kalıpları da şu şekildedir;
- Let’s go on: Hadi devam edelim
- Get well soon: Geçmiş olsun
- Hurry Up!: Acele et!
- Are you kidding?: Şaka mı yapıyorsun?
- I agree: Katılıyorum
- Be quite: Sessiz ol
- Be calm: Sakin ol
- As soon as possible: İlk fırsatta, olabildiğince çabuk
Bu yazıda yer alan tüm konuşma kalıpları günlük hayatta işinize yaracaktır. Bu kalıplar sayesinde basit konuşmalar sizin için korkutucu halden çıkacaktır.